14.04.2014

evden para kazanmanın yolları :)

öncelikle yazımın ana amacını tek bir cümle ile burda yazayım sonra kendi hayatım hakkında anlatmak istediklerime geçeyim :) evden blog yazarak ve reklam yayınlayarak para kazanabilirsiniz.. detaylar son iki paragrafta..

kendimi bildim bileli iş hayatındayım, kah 2 sene, kah 9 ay, kimi yerde de sadece 5-6 ay.. Lise mezunu olduğum ve kendime ait bir mesleğim olmadığı için sekreterlik, ön muhasebe, satış danışmanı, call center agent görevleri derken şimdilerde evimde hem her istediğimde bebeğimi doyasıya içime çeke çeke kokluyor onu kendim büyütüyorum, hem de evden para kazanıyorum.. keşke bütün anneler benim imkanıma sahip olsa ama görüyorum ne yazık ki insanlar asgari ücretin bile altında haftada 6 gün yavrucaklarından uzakta çalışıyor, yorgun argın eve gelip bir ton ev işi yapıp bir de çocuk yetiştirmeye çalışıyor :(( pardon iki çocuk demeliydim galiba :)) bu durumu bildiğim için hamd ve sena yüce yaradana olsun, rabbime hep şükrediyorum bana bu meziyeti ve şansı sunduğu için. çünkü ben fıtrat olarak evde bebeğim varken dışarıda çalışabilecek birisi değilim, kesinlikle yapamam, yapsam verimli olamam. Allah bu duruma getirmesin beni, çünkü her gün her gün yavrumdan ayrı kalamam.

Blog Yazarak Para Kazanmanın Yolları

evden para kazanmanın yollarından bence en güzeli blog yazarak para kazanmak.. blogspotta yazıp para kazanılmıyor öncelikle onu söyleyeyim, wordpress bloglarından daha fazla para kazanılır blogspot bloglarına göre.. neden bilmiyorum ama öyle.. sanırım wordpress blogları etiket, kategori ve resim sayfaları bakımından google arama motoruna daha fazla içerik sağladığından.. ilk aklıma bu geliyor, çünkü blogspotta blog yazarak para kazanan bir kişi bile duymadım, belki vardır bilemem ama ben duymadım.. 

herneyse nerede kalmıştık evet evden blog yazarak para kazanmanın yolları :) öncelikle bu yazıyı tamamen amme hizmeti olsun diye yazıyorum hiçbir çıkar amaçlı değil zaten bana bir faydası da olmayacak, tamamen bebecikler ve çocuklar annesiz büyümesin temennisiyle kaleme alıyorum, çünkü; çalışan annelerin çocuklarını görünce içim acıyor :( kaliteli vakit geçirip çocuğunun psikolojik ihtiyaçlarını da karşılayarak onu sevgisiz, oyunsuz ve aktivitesiz bırakmayan, çocuğunun anlattıklarını, hayallerini dinleyip onu birey gören ve ciddiye alan annelere değil lafım tabi..

arkadaşlar daha önce yazmıştım bloglayarak nasıl para kazanılır diye şimdi evden para kazanmak isteyen ev hanımları ve hatta beyler için ek iş olabilecek güzel bir kapı olduğundan buraya da yazıyorum..

13.04.2014

military style apoletli kap kombinim

denizci renkleri ile tesettür kombin yapmak yazın vazgeçilmezlerindendir sanırım :) denizci renklerini kullanarak en sevdiğim kapımla kombin yaptım, Bilecik Şeyh Edebali türbesi gezimizde..

bu apoletli lacivert kap benim ilk kapımdır. bu arada KAP adını da kim bulduysa bravo doğrusu çok ilginç :D İngilizceden Türkçeye uyarlandığı aşikar ama neden daha orijinal bir adı olmasın bu ara boy pardösünün sorarım size? her neyse..

bu kapımı yenimoda.com henüz açıkken almıştım ama siz de biliyorsunuz şuan kapalı yenimoda :( yenileniyoruz diyorlar ama hala ses seda yok, temelli mi kapattılar diye düşünmeden edemiyor insan... bana çok hediyeleri oldu Allah razı olsun.

military style apoletli kap'ı yeni moda vivezza giyim kampanyasından hediye çeklerimle çooook beğenerek almıştım BEDAVA :) o zamanlar biriktirdiğim yenimoda.com hediye çekleri aynı gün ve sınırsız şekilde hesabıma yükleniyordu, limit olmaksızın.. ama sonraları bıçak gibi kestiler bu uygulamayı, sadece bir hediye çeki kullanılabilir olmuştu.. hesabımda 80 ya da 90 liralık hediye çekim daha vardı kullanmadığım ama yeni moda bir sabah uyandığımda bir baktım ki kapatmış siteyi :( neyse zaten 10 lira 10 lira kullanılabiliyordu pek bir işime yaramıyor bu şekilde..

ilk aldığım kapım bu kap evet ve askeri tarz kıyafetlere hele de apoletli dış giyim eşyalarına bayılan biri olarak kapım gelir gelmez üzerime giydim ve gerçekten çok beğendim.. o sıralar yeni evlenmiştik eşimle ve hamileydim, doğumdan sonra ancak giyebildim.. tabi doğumdan sonra 2 beden BÜYÜDÜM :D 40-42 gibi bir beden olmuştum o yüzden kap patlayacak gibi oluyordu neredeyse üzerime yapışıyordu darlıktan. çok pot değildi ama fazla dar tesettür kıyafetleri bana uygun değil, hoşlanmıyorum böyle giyinmekten çünkü dışarıda giyilen dış giyim tesettür kıyafetleri (pardösü, kap, trençkot, ferace vs.) bence bol ve dökümlü olmalı ve en azından vücut hatlarını belli etmemeli diye düşünüyorum..

ben aşağıya inip elimi yüzümü yıkamış ve çıkıyordum burda :)
 







şimdilerde 1-1,5 beden KÜÇÜLDÜM :)) neyse ki ve istediğim gibi rahatça giyebiliyorum bu güzel kapımı :) bu arada fotoğraflarda çok küçük çıkmışım farkındayım ama hepsi gizli çekim sadece bu resim uyurgezerlikten uyanıp da eşimin gizli gizli beni çektiğini fark ettiğimde çekildi :) ama tabi o da uzaktan çekildi.

Kombinimin marka detayları:

APOLETLİ LACİVERT KAP: Vivezza
SAKS-KIRMIZI-BEYAZ DENİZCİ DESEN TWİLL İPEK EŞARP: Armine
MARİNE TEMALI EL ÇANTASI: Forever New
DENİZCİ DESENLİ BABET: Marjin
LACİVERT KOT PANTOLON: Levi's (artık kot pantolon giymiyorum bu arada)


Bilecik'te Şeyh Edebali türbesidir burası bu arada, harika güzel bir ortam ve Bilecik Belediyesine bravo türbeye bayıldık. Gerek türbenin temizliği ve dekorasyonu, gerekse çevre düzenlenmesi kesinlikle ON NUMARA idi.. eşim de ben de çok beğendik..

12.04.2014

Mint Yeşili & Mercan Rengi Tesettur Kombin

Yaz aylarında upuzuuuuuun tiril tiril püfür püfür ipek elbiselere bayılıyorum kombin yapmak için. Üzerine bir hırka ya da mini kot ceket tamam işte sana kombin :) Yalnız üzerine giyilen hırkalar bazen omuz ve kolları hatta hatta dekolte kısmını apaçık edebiliyor en ufak bir rüzgarda ya da harekette.. bu nedenle yazlık elbiseniz "özellikle ince askılı bir elbiseyse" içine kısa kollu da olsa bir body ya da dar t-shirt giymekte fayda var.

ben bu kombinimi şah inn paradise tatil köyünde konakladığımız ikinci günün sabahında giymiştim ve çok rahat ettim. ama bu elbiseyle denizin kenarında oturmaya kalkıca iş değişti çünkü zaten uzun olan maksi elbisem bir de dalgaların azizliğine uğrayınca ayağıma takılacak kadar uzadı ve netekim takıldı da :pPp ipek kumaşın inceliği de eklenince iyice uyuz gibi bir şey oldu elbisem dizlerime kadar yapıştı gıcık :D amaaan neler çektim odamıza gidene kadar bir ben bir Allah bilir :D mayıs ayında bile aşırı sıcaktı Antalya, neyseki hemen kurudu.

yazlık maksi uzun elbiseli tesettür kombinimin detaylarına gelince :))

MAKSİ UZUN ASKILI İPEK ELBİSE: Miss Sixty
MERCAN RENGİ İPEK ŞAL: Armanda
MİNT YEŞİLİ HIRKA: Only
ZİNCİR ASKILI DORE ÇANTA: David Jones
ALTIN RENGİ BABET: Steven Madden
LOVE YAZILI YÜZÜK: Lidyana
İSİM BİLEKLİK: Lidyana


meleğim o zaman daha 9 aylıktı...


mint yeşili mercan rengi tesettür kombin

tesettür kombin blog

tesettür kombin blogları

yazlık maksi uzun ipek elbiseli tesettür kombin blog


kahvaltı yapmaya çıktığımız için aceleyle çıkmıştık zavallı kızım uyku kıyafetleriyle sosyeteye rezil oldu :D ne yapalım ama zaten geç kalkmışız kahvaltı zamanını mı kaçırsaydık? annesi giyindi ya yeter :D zavallı meleğim babayla anne fotoğraf çekme aşkından az kalsın uyku saatini geçirecekti, zaten uykusu geldiğinden acayip huysuzlanmasına rağmen çekildik bu fotoları.. çimler o kadar güzeldi ki, bikaç foto çekmeden dayanamadık babayla :D

11.04.2014

çocuklarımıza kesinkes söz dinletmenin yolları


Daha 20 aylık bir bebeğim olmasına rağmen şimdiden çocuk gelişim uzmanlarının makalelerini okuyor bilgi ediniyorum, zira afacan mı afacan bir kızım var ve daha şimdiden bana kök söktürüyor söz dinleme konusunda :/ Neyse ki onun da bir birey olduğunu unutmadan "konuşarak" ve "anlatarak" asla yalan söylemeden ve aldatmadan devam ettiğimde görüyorum ki söylediğim şeyleri anlıyor, ona da mantıklı geliyor ve uyguluyor benim minik meleğim. Her ne kadar daha minik ayaklarını mama sandalyesinden doğru yemek masamıza koymaması gerektiğini ya da tabletimin üstüne çıkmaması gerektiğini öğrenemediyse de, şuan ondan bu görgü kurallarını beklemeyecek kadar akıllı bir anneyim :D
 



Çocuklarımıza hele de şu meşhur "ergenlik dönemi" çocuklarına nasıl söz dinletilir bu makaleyi okuyarak eminim çok şey katacaksınız bilgi dağarcığınıza hanımlar.. Bu arada aşağıdaki makale Elizabeth Pantley’in "Çocuğunuzla İşbirliği Yapabilme" kitabından alıntılar içeriyor ve semerkand aile dergisinden Hanzade Yücel'e aittir..

Her çocuğun söz dinleme algısı farklıdır. Çocuğunuz belki ergenlik dönemine kadar sizden korktuğu için “şunu yap, bunu yapma” tarzındaki direktiflerinizi yerine getiriyor olabilir ama 15’inden sonra size karşı itirazlarının artma ihtimaline hazır olmalısınız. “Çocuğunuzla İşbirliği Yapabilme” adlı kitapta yer alan, yazar Elizabeth Pantley’in bu konudaki bazı önerileri oldukça akla yatkın görünüyor. Mesela, çocuktan bir şey istendiğinde bunu ona açık ve net ifadelerle anlatmak, seçenekler sunmak, zaman tanımak pratikte rahat uygulanabilecek bir yöntem. Aslında burada işin yüzde 99’u ebeveyne düşüyor. Ebeveyn ne kadar iyi bir iletişim dili kullanabilirse ve çocuğun o anki psikolojisini ne kadar anlayabilirse çocukla işbirliği yapma oranı yüksek oluyor. Dolayısıyla çocuğunuza söz geçirmeye çalışırken ne tür cümleler kullandığınızı şöyle bir gözden geçirmeniz gerekecek.

Genelde aileler bir konuyu onaylamadıklarını anlatmak için uzun uzun analizler yaparak, bazen suçlayıcı konuşarak, hatta alay ederek ve bunların hepsini dolaylı anlatımlarla ifade ederek çocuğa bir takım mesajlar vermeye çalışırlar. Böylece düşüncelerini iletmek isterken pek çok cümle kurmuş ve bu arada çocukla kavga etmenin yolunu da açmış olurlar. Dolaylı ifadeler kişiyi meramını anlatmaktan uzaklaştırır.

Pantley’in ebeveynlere yönelik hoşuma giden önerilerinden biri şu: Çocuk oturma odasındaki sehpanın üstünde yemek yiyor ve geride bıraktığı bulaşık ve dağınıklıkları kaldırması isteniyor. Çocuğa iki farklı yaklaşım sergilenebileceğini belirtiyor Panthley; biri olumsuz, diğeri olumlu. Birinci yaklaşım: Anne odaya girip ortalığın dağınıklığının hala toplanmadığını görünce “Aman Allahım böyle bir çocuğu hak etmek için ne yaptım!” diyor. İkinci örnek: Anne odaya giriyor, sehpanın üstü hala dağınık, çocuk ise oyuna dalmış durumda. “Oğlum oyunun biter bitmez sehpanın üstünü toplamanı istiyorum” diyerek ne istediğini net ifade eden bir cümle kuruyor. Birinci mesaj çocuğun sadece dağınık olduğunu belirtmekle kalmayıp çok kötü bir çocuk olduğunu vurguluyor, suçlama ve memnuniyetsizlik gibi ağır olumsuz anlamlar içeriyor. İkinci cümle ise çocuktan ne istendiğini kısaca izah ediyor ve bir de psikolojisini hazırlıyor: “Oyunun biter bitmez”... Çünkü o an oyuna dalan bir çocuğun fiziksel olarak o işi bırakması için öncelikle zihinsel yönden buna hazırlanması gerekiyor. Yani çocuk oyuna devam etmek isterken ondan başka bir şeyi yapmasını beklediğinizde çatışma çıkabiliyor ve çocuk, dediğiniz şeyi yapsa bile canı istediği için değil sizin otoritenizden dolayı yapıyor ve aslında kendisini mutsuz hissediyor. Çocuğun bu duygusunu göz önünde bulunduran ikinci örnekteki anne aslında bilinçli olarak “oyun bittikten sonra” ibaresini ilave edip çatışma olasılığını azaltıyor.

Çocuğa bir şeyler anlatmaya çalışırken söylediğimiz dolaylı ifadelere pek çok örnek verilebilir ama sanırım en çok kullandıklarımız şunlar: “Kitaplarını toplasan ne iyi olurdu!” “Oyuna başlamadan önce ödevlerini bitirmeni isterdim…”  Oysa ki, “Kitaplarını toplamanı istiyorum”, “Oyuna başlamadan önce ödevlerini bitirmelisin” gibi net ifadelerle mesajınız daha doğru anlaşılmaktadır.

“ODANI TOPLA” DENDİĞİNDE “EŞYALARI DOLABA TIKIŞTIR” ANLAŞILIYORSA

Dolaylı anlatımların yanında ebeveynin düştüğü bir diğer anlatım sıkıntısı da belirsiz ifadelerle konuşmasıdır. Mesela, “odanı topla” sözü genelde dinlenmez. Oda ya dağınık kalır ya da çocuk “odanı topla”dan ortalıktaki eşyaları “dolaplara tıkıştır”ı anlamaktadır. Açık ifade ile, “odanı topla, yani kitaplarını kitaplığa yerleştir, oyuncaklarını kutusuna ve elbiselerini dolaba as” şeklinde çocuktan odasındaki soruna yönelik neleri yapmasını istiyorsanız net olarak ifade etmelisiniz.

Çocukla işbirliği yapmadaki başka bir kural ise şartlı izin verme ya da yazarın ifadesiyle “Annenizin kuralı”nı uygulama. Bu ifadelerde de annenin kurduğu cümle şekli çok önemli. Çocuk dışarıda oynamak istiyor siz ise yemeğini bitirmesinin daha doğru olduğunu düşünüyorsunuz. Çocuğa dönüp “Yemeğini yedikten sonra dışarıda oynayabilirsin” diyorsunuz. Burada sakıncalı ifade şöyle olurdu: “Yemeğini bitirene kadar dışarıya çıkamazsın.” Bu cümleler ebeveyn ve çocuk arasında farkında olunmasa da bir mücadele ve zıtlaşma başlatıyor. Cümlenin sonunda yasaklar ve emirler bulunan kelimeler kullanmaktansa izin veren, özgür bırakan ve tercih imkanı sağlayan ifadelere yer verilmesi daha rahatlatıcı bir iletişim şekli.

ÇOCUKTAN BİR ŞEY İSTERKEN ONA SEÇENEKLER SUNMALI

Çünkü çocuk kendi seçtiği bir şeyi yapmaktan daha çok hoşlanıyor. Böylece her ikinizin de istediği oluyor. Pijamalarını giymek istemeyen çocuğunuza uyumadan önce giydirdiğiniz pijamalarını göstererek seçme hakkı tanıdığınızda pijama giymek ona eğlenceli gelebiliyor. Yalnız, seçenek sunarken dikkat etmeniz gereken şey her iki örneğin de sizin doğru gördüğünüz alternatifler olması. “Süt mü istersin, çikolata mı?” Diye bir öneride bulunursanız sağlıklı olanla sağlıksız iki zıt şeyi çocuğa aynı kulvarlarda sunmuş olursunuz.

“MERHABA, BEN SENİN BEZİNİM”

Beş yaş altındaki çocukları ikna etmek ise ayrı bir sanattır. Bu dönem çocuklarına bazı nesneleri konuşturarak iletişim kurmak hayli etkili olabiliyor. 1-1,5 yaş arasındaki çocukların altını değiştirirken kaçmaları bilinen bir davranıştır. AHAHAHA BİLMEZ MİYİMMM :D Onları giydirmek de aynı sıkıntıyla geçer.  “Bezini değiştirme zamanı” dersiniz, bakmışsınız çocuk odadan kaçmış. Bezi elinize alıp onu kukla gibi tutarak çocukla konuşturmaya başlarsınız. “Merhaba, ben senin bezinim. Sen çook cici bir çocuksun. Hadi bana bir kucak ver, hadi sana bi güzel sarılabilir miyim…”

Elizabeth Panthley’in  bu cümlelerine bakınca çocukla iletişim için annenin ne kadar da çok çaba harcaması ve beynini o yöne kanalize etmesi gerektiğini görüyor insan. Her şeyden de önce bu kadar detaylı düşünüp çocukla uzun uzun konuşacak vakte sahip olmanın neredeyse imkansızlığını düşünüyor. Belki de ebeveynlerin tüm bu belirtilen iletişim sıkıntıları yaşaması vakitsizliklerinden ve çocukla bu kadar detaylı uğraşmayı gerekli görmemelerinden kaynaklanıyor. Çocuk belirli bir yaşa gelince anlıyoruz ki, ona “şunu yap, bunu yapma” demenin hakikaten bin türlü yöntemini bulmak ve zaman ayırarak bunu doğru bir iletişim şekliyle ona belirtmez zorundayız. Bundan kaçış yok. Elizabeth Pantley’in “Çocuğunuzla İşbirliği Yapabilme” kitabı ebeveyne alternatif yollar bulması bakımından okunmaya değer bir kitap.  

7.04.2014

pınar şems tesettür kombinim

pınar şems butik en sevdiğim tesettür butiklerinden biridir. özellikle abiyeleri bir harika oluyor. geçen yaz ekru üzerine siyah çizgili ya da siyah üzerine ekru çizgili de diyebiliriz :)) arkası uzun önü kısa bu güzel kalın krep kumaştan tesettür tuniğini almıştım. eşimin doğum gününde giydim, aynı gün metro city gezimizde de üzerimde bu tunik vardı. kızımı carousel'e bindirirken eşim birkaç fotomu çekti, pınar şems kombinimi paylaşmak istedim sizlerle..



SİYAH BEYAZ ÇİZGİLİ ARKASI UZUN ASİMETRİK KESİMLİ TUNİK: Pınar Şems Butik
İPEKSİ KREP SATEN ŞAL: Eva
BOL KESİM PANTOLON: Pınar Şems Butik
ÖPÜCÜK BURUN YAZLIK AYAKKABI: Bambi
SU YOLU BİLEZİK:  Lidyana

Kızımın body'sini merak eden olabilir, onun markasını da söyleyeyim: kısa kollu, sarı üzerine siyah puantiyeli ve arılı bebek body'sinin markası deno kids :)

5.04.2014

Başbakan ve Adalet Bakanına Açık Mektup!

Yakup Köse ve arkadaşları tekrar hapse girme tehlikesiyle karşı karşıya!!! Gözümüzün önünde 32 masum insan, bir çadır tiyatrosu tertibiyle hapsedilmeye çalışılıyor!!!
Sayın adalet bakanım, sayın başbakanım. Lütfen kusurumuza bakmayın. Bu adamlar için yapılıp duran 'konudan haberdarız, gereken yapılacak' açıklamalarına artık karnımız tok.
Sizin bu konuda bir şey yapabileceğinize olan inancımız bitmek üzere. Dolayısıyla bu sefer, görevin bize düştüğünün farkındayız.
Yahu bakın. Yakup Köse ve 32 arkadaşının tutuklanma kararları çıktı. İşlemedikleri suçlar için hapislerde gençlikleri çürütülen bu adamlar, bu kez de işlemedikleri bir başka suçtan ötürü yeniden hapsedilecekler.
Çıkarmadıkları isyan yüzünden, öldürmedikleri insan yüzünden, işlemedikleri suç yüzünden... Yaptıkları değil, bütünüyle yapmadıkları yüzünden 32 insan hapse giriyor.
Eğer bu sefer biz, yani Türkiye Müslümanları, yani 28 Şubat'ın tüm mağdur ve mazlumları... Bu sefer Yakup Köse ve arkadaşlarını bu çadır tiyatrosuna kurban edersek yuh olsun bize. Gerekirse canlı kalkan olup bu 32 insanı 28 Şubat canavarından koruyacak cesareti gösteremezsek yuh olsun bize.
İsmail Kılıçarslan'a çok teşekkürler, yüreğimdekileri tam anlamıyla kaleme aldığı için...

1.04.2014

Seçimler bitti ama

Ben hala seçim sonuçlarına takığım :p İzmir'e çok üzüldüm, en çok ona.. Çok fazla siyasetle alakalı bir insan olmasam da rahmetli erbakanın bir sözü vardı: "Siyasetle ilgilenmeyen Müslümanı, Müslümanla ilgilenmeyen siyasetçi yönetir!" ben bu lafı duyduğumdan beridir daha bir ciddiye alır oldum davamı.. Davam ne peki, tabiki müslüman gibi yaşamak ve insani özgürlüklerimin kısıtlanmasına müsaade etmemek.. Zaten Allah kullandığımız oyu bile soracak bunun da bilincinde olarak seçiyorum oy atacağım partiyi.. O yüzdendir ki o buz gibi soğuk sabah erkenden kalkıp, güzelce giyinip, eşimi de erkenden uyandırıp km.lerce öteye oy kullanmaya gittim.. Elhamdülillah artık birşeyler değişti, hazmedemeyen çok olsa da, düşmanlar hasetinden daha bir iyice diş bilese de Türkiye çitayı yükseltti ve inşaAllah daha da yükseltiyor/yükseltecek..

25.03.2014

hamile kombinlerim

eski fotoğrafları karıştırırken gördüm hamilelik resimlerimi ve hamile kombinlerimi.. gülmekten kendimi alamadım kızım top gibiydi ve hamileliğimde çok güzelleşmiştim.. herkes oğlan olacak görürsün diyordu 3 farklı doktor kız olacak dediği halde :)) onlara anneme de benim için öyle diyorlarmış demem de para etmiyordu ille kendi fikirleri doğru gibi savunuyorlardı :)) demek ki erkek bebek olacağı sadece; anne adayının güzelleşmesinden ve karnın top gibi birde kocaman büyük çıkmasından belli olmuyormuş :)))



hamilelikte neler çektim neler ahh ahh o kokuların, hatta renklerin midemi bulandırmasından tutun, en sevdiğim yemekler olan et ve kızartmalardan nefret etmeme, özellikle son iki ay beni kasıp kavuran mide yanmalarına kadar... neyseki hepsi geçti gitti şimdi mis gibi bebeğimi kokluyorum doya doya öpüyorum yavrumu :)) elhamdülillah sana rabbim, bebek bekleyen tüm annelere bu güzellikleri nasip et..

bu kombinimdeki elbiseyi her gören çok beğeniyordu ben bir sene kadar giydim sıkılınca sattım gittigidiyor'da öyle ki artık forma gibi olmuştu :)) ama hay bin kunduz o kaaa pişmanım ki sattığıma yeniden bulsam hemen alacağım ama nerdeeee ahh ahh! eşim de çok kızmıştı o elbise sana çok yakışıyordu niye sattın diye ama iş işten geçti işte avanak bi ruh halime denk gelmişti :(((

ELBİSE: Missist by Herry
ŞAL: Forever New
HIRKA: Only
ÇANTA: Forever New

hamile kombinlerimi yayınlamaya devam edeceğim :))

24.03.2014

tesettür kombinim&sporcular parkı gezimiz

 
yaramaz kızımla uğraşırken :pPp görüldüğü gibi benim kombin sunumum baya bir doğaçlama şeklinde oldu :)) diğer blogspot tesettür bloglarında yayınlanan tesettür kombini postslarındaki gibi poz vermedim, affola :pPp

 
burda bahsettiğim armine kapımı ilk kez o gün giydim. leoparlı bir eteğim vardı trendyoldan hediye çekim sayesinde indirimli aldığım. acayip yakıştı kapıma, kapın kapşonu da leoparlı çünkü. takım gibi oldular. accessorize'den geçen aylardaki metro city gezimde %50 indirimle bej renkte bir babet almıştım o da çok rahat ve çok güzel çıktı.. metro city forever new mağazasından aldığım leoparlı ipek eşarbı da takınca kombinimi tamamlamış oldum. Aaaa birçok kereler hemen hemen her renkteki kombinime uyum sağlayan ve rengine çok aşık olduğum gold zincir saplı, dore kol çantam da kombinimdeki en önemli parça pardooon :) hakkını yemeyeyim sevgili çantamın..

ben bu tesettür kombinimi çok sevdim, o kadar rahat ve püfür püfür bir kombin oldu ki.. caf caflı olmayan, abartısız leopar desenlerini de çok sevdiğimden bu kombinime 10 üzerinden 10 puan verdim :)





KAP: Armine
ETEK: Berr-in (trendyol)
İPEK EŞARP: Forever New
BABET: Accessorize
ÇANTA: David Jones

Levent sporcular parkı evimiz çevresindeki en güzel park, zaten çevremiz hep binalarla ve beton yığınlarıyla kaplı, yeşillik içinde bir park gören beri gelsin.. belediyeler, çocuk parkı ya da insanların şöyle bir soluklanıp, ailelerini alıp gezecekleri, piknik yapacakları yeşillik vs. yapacaklarına ne yazık ki bulunan nadir alanlara da AVM veya plaza dikiyorlar burada.. o yüzden bahçeli ya da en azından çocuk parklı bir eve hasret gidiyoruz eşimle.. inşallah rabbim bize de nasip eder birgün..

cumartesi hava çok güzeldi güneş iliklerimizi kemiklerimizi ısıttı özledik güneşi yaw.. leventte sporcular parkına gittik, 2 haftalık minik bir pitbull köpekle bile oynadık :))


kızımın bir köpeği bu kadar sevebileceğini tahmin etmezdim sanki oyuncak köpeğiyle oynar gibi oynadı valla.. kedileri de çok seviyor zaten.. hayvan dostu bir kızımız var çok şükür :))

23.03.2014

Feracem geldi (suhneva alışveriş yorumlarım)

Bir önceki yazımda suhneva alışverişimden bahsetmiştim. Alışverişimin üzerinden iki gün geçti ki aldığım ferace şal ve eşarp elimdeydi. Hızlı kargolamalarını beğendim. Suhneva.com sürat kargo ile çalışıyor ve sürat kargo ile bir sıkıntımız olmadı şimdiye kadar ne gönderildiyse o kargo ile hep elime zamanında ulaştı. Aldığım ürünlere gelince..

Kasırga markalı siyah feraceyi beğendim ama beklediğim kadar kaliteli bulmadım. Kapşonunda dikiş defosu vardı iplik topaklanmış dikerken. Birde en üstteki düğme aralıklı dikildiğinden ön kısmın üstü tam kapalı durmuyor (ön yakası) 

Öyle dendiği gibi indirimsiz fiyatı 300 liralık bir ferace değil bence.. 92 lira da fazla değil üzerimde güzel duruyor eşim de beğendi o yüzden iadeyi düşünmüyorum. Eşarp güzel ve çok ucuz. Şal da beklediğim renkte çıkmadı açık bordo imiş ben koyu bordo diye almıştım. Ama yine de kalitesini beğendiğim için eşarp ve şal çekmecemde sıra bekleyecek, bakalım kullanmazsam birine hediye ederim :)
Daisypath - Personal pictureGüzel Kızım